Tenis, Antrenörler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Sporda ve daha farklı birçok alanda olduğu gibi 'toplumsal cinsiyet eşitliği' konusu çok önemli bir yere sahip. Sporun sadece o sporun gereklerini yerine getirmek olmadığını; aynı zamanda farklı birçok konuya da dikkat edilmesini içerdiğini de hatırlamamız gerekiyor.

 

İşte, teniste takımlara liderlik eden antrenörlerin de toplumsal cinsiyet eşitliği açısından dikkat etmeleri gereken temel noktaları içselleştirmeleri son derece önemli. Konuyu sadece antrenörlerin değil, teniste yer alan tüm bileşenlerin içselleştirmesi de son derece önemli.

 

Bir anlamda, "kızları oyunda tutmak" ve "toplumsal cinsiyet eşitliğini temel alan tenis" anlayışı için şu temel soruları ya da noktaları dikkate alabiliriz:

 

1. Teniste yararlandığımız tenis kortundan başlayarak, kullanılan her türlü alanın kızlar için uygun olmasına emin olmak.
2. Teniste ortaklaşa inşa edilen takım kültürünün kızlar için uygun olduğuna emin olmak.
3. Kızlara güven sunan bir ortamı esas almak ve hatta malzemeleri (mazlemelerin sadece erkeklere uygun biçimde, ağırlıkta v.b. şekilde olmaması gibi) de bu açıdan değerlendirmek.
4. Herkes açısından toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı, kapsayıcı bir dili temel almak.
5. Her seferinde kızları güçlü şekilde kapsadığımıza emin olduğumuz, nasıl dahil edeceğimizi düşündüğümüz yaklaşımları temel alan düşünce sistemine yer vermek.
6. Tenis ve spor aracılığı ile neler yapabileceğini ve başarabileceğini gösteren bir antrenörlüğü esas almak.
7. Kız oyuncular ile sürekli olarak bağ içinde kaldığına emin olan bir iletişimi esas almak.
8. Kızların yarışmacı ve mücadeleci bir motivasyonu esas almalarına yardımcı olmak.
9. Başarılarının birilerine yararnmak için olmadığını; kendi öz güvenleri ve özerklikleri için değerli olduğunu hissettirmek; 'erkek gibi yapmanın' bir iltifat olmadığına emin olmak ve bundan kaçınmak.
10. Pozitif bir tenis ortamı sağlayarak eğlendikleri, güvende hissetikleri, gelişim sağladıklarını düşündükleri ve çevreyi inşa etmek; bu yüzden de sonuçlara değil süreçlere ve en önemlisi gelişime odaklanmak.
11. Esas olanın mükemmel olmak olmadığını; cesaret göstermenin esas olduğunu bir düşünce yapısı olarak yerleştirmek.
12. Kızların yararlanabileceği tuvaletlerin, çöp kutularının ve diğer malzemelerin yer bulduğuna ve işler temiz halde olduğuna emin olmak.
13. Mümkünse hijyen ürünlerine erişim konusunda seçeneklerin yer alabilmesine gayret göstermek.
14. Sadece erkek olan değil, kadın rol modellerinin görsellerinin de yer almasını önemsemek.
15. Kızların deneyimlerini paylaşabilecekleri geribildirim/paylaşım süreçlerine yer vermek.
16. Zaman zaman olabilecek bir durum olarak; kızların isimlerinin unutmamak. daha da önemlisi isimleri ile hitap etmek.
17. Takım paylaşımlarını bir çember halinde yaparak, herkesin bir eşitlik içinde olduğunu hissettirmek.
18. Kızlara rahatlıkla konuşabilecekleri, sorular sorabilecekleri alanları ve zamanları açmak; aynı zamanda onlara da sorular sormayı esas almak.
19. Farklı şekillerde yer bulan katkıları gördüğünüzü karşınıza hissetirmek.
20. kızların kendi amaçlarına ve hedeflerine sahip olabilmelerini sağlamak.
21. Karışık takımlarda ve karışık antrenmanlarda, takım liderlerinin erkekler kadar kızların da olmasına özen gösterme.
22. Takım üyelerinin her birine "bunu nasıl yaptığını" anlatma fırsatlarını sunmak.
23. Özellikle ailelerinin de yer aldığı belli etkinlikleri düşünebilmek.
24. Yeni beceriler ve hatta yeni spor dalları kazanmalarına aracılık etmek.
25. İletişim süreçlerinde asla varsayımlar ve genelllemeler ile hareket etmemek.